Her ulus, hak ettiği kahramanları yaratır. Bu basit fakat güçlü cümle, sinema perdesinden yansıyan kahraman mitlerinin aynı zamanda bir toplumun sosyal, politik ve kültürel durumunu da yansıttığının bir göstergesidir. İdealize edilen kahraman figürleri, bir ulusun kimlik inşası ve değerlerine ışık tutar. Ayrıca, bir toplumun, belirli bir dönemde neye değer verdiğinin veya hangi niteliklerin üstün olarak görüldüğünün de bir sembolüdür. Bir ulusun kahramanı, o ulusun yüksek standartlarını, ideallerini ve özlemlerini somutlaştırır. Sinema, bu kahramanları izleyiciye sunarken, aynı zamanda toplumun kendine dair düşüncelerini, kimliğini ve değerlerini de gözler önüne serer. Tam da bu yüzden, filmlerdeki kahramanlar sadece kurgusal karakterler değil, aynı zamanda bir toplumu, bir ulusu tanımlayan sembollere dönüşür. Kimi zaman bir savaşçı, kimi zaman bir bilge, kimi zaman ise sıradan bir insanın olağanüstü hikayesi; bu kahramanlar, toplumun adanmışlık, cesaret, sevgi, adalet gibi ideallerini yüceltir. Bu nedenle, her ulus kendi hak ettiği kahramanları yaratır ve bu kahramanlar aynı zamanda o ulusun değerlerini, ideallerini ve toplumun algıladığı dünyayı en iyi şekilde yansıtır. Sinema, bu yansımanın en güçlü ve etkileyici araçlarından biridir.
Yorum Ekle