Seo-Jin, gözde bir mimar olarak bilinir. Bir zamanlar karakterindeki bu duruşla herkese ilham verirken, küçük kardeşi Yoo-Jin’in beklenmedik bir şekilde ortadan kaybolmasıyla travma yaşamış ve bu da onun hayatını derinden etkilemiştir. Bu duygusal çöküş, Seo-Jin’in yaşamının hiçbir alanında eskisi gibi olmasına izin vermemiştir. 25 yıl gibi uzun ve acı dolu bir sürenin ardından, Yoo-Jin ailesine geri döner. Ancak Seo-Jin, kardeşinin yokluğunun ardından her şeyin aynı olduğunu düşünmek yerine, onda bir tuhaflık olduğunu hisseder. Yoo-Jin’in kendisi olmadığını, onun yerinde farklı birinin bulunduğunu düşünmeye başlar. Yıllar boyunca kayıp olan bir kardeşi bulmanın sevinci, onu eski haline döndüremez. Seo-Jin’in içgüdüsel hislerine bakılırsa, Yoo-Jin’in kayboluşu ve dönüşü arasındaki gizem perdesi tam olarak aralanmamıştır. Dolayısıyla, bu durum Seo-Jin’in dünyasını alt üst eder ve onu psikolojik bir belirsizliğin içine sürükler. Bu hikayeyi izlemek, sürekli bir gerilim ve merak unsuru taşırken, aynı zamanda da seyirciye derin bir duygusal deneyim sunar.
Yorum Ekle