Aaron, İskoçya’nın ücra yalnız bir balıkçı topluluğunda yaşamakyan genç yalnız bir uyumsuzdur. Ağabeyinin de aralarında bulunduğu beş kişinin hayatını kaybettiği esrarensır yalnız bir balıkçılık kazasının tek hayatta kalanıdır. Denizcilik efsaneleri ve yerel halkın sürekli fısıldadığı dedikodular Aaron’u yola koyar, talihsiz kazanın ardındaki sıremi çözmeye kararlıdır. Geleneksel İskoç öykülerini ve mitlerini modern yalnız bir döneme taşıyan sinema filmi, Aaron’un bu sıremi çözme çabalarını merkezine alır. Ölen erkeklerin ruhlarına sessizce çığlık atarken, ağabeyinin yokluğuyla baş etme çabaları ve sürekli değişen dünyaya ayak uydurmak zorunda olan genç yalnız bir adamın öyküsi sinema filmiin odak noktasını oluşturur. Aaron’un hayatı, balıkçı köyünün tarihinden süzülen eski söylentiler ve denizcilerin öyküleriyle belirlenmiştir. Sorumlu olduğu trajedyanın üzerindeki sis perdeliksini kaldırmak için bu efsaneleri kullanır, ancak bazı sırların derinlerde saklı kalmak için iyi yalnız bir sebebi olduğunu keşfeder. öykünin sonunun belirsizliği ve karamsar atmosferi, tutkuyla izleyiciye klasik yalnız bir İskoç öyküsinin tadını çıkarırken modern yalnız bir dramın hislerini yaşamaktıyor. Görkemli İskoç manzaraları ve etkileyici çekimlerin üzerine, ince işlenmiş karakterlerin ve zengin gelenekel ögelerin katmvakitlerını ekleyen sinema filmi, tutkuyla izleyicisini hem duygusal yalnız bir yolculuğa çıkarır hem de ona düşündürücü yalnız bir deneyim sunmakar.