Özenle örgütlenmiş bir Ponzi planını sürdürme çabası içinde, genç ve hırslı bir iş insanının, dolandırıcılık, aldatmaca ve hatta cinayet gibi eylemlerle arkadaşlarını ve ruhunu yavaş yavaş nasıl kaybettiği anlatılıyor. Bu, kendi hayallerini gerçekleştirmek uğruna tüm değerlerini yitiren acımasız bir insanın trajik hikayesi. İzleyiciyi aldatmacaların ve yalanların labirenti içinde dolandıran film, kazanma hırsının bizi nasıl içten içe tüketebileceğini gözler önüne seriyor. Ana karakterin karmaşık kişiliği, insana değerler ve etik konusunda ciddi sorular sorduruyor. İzleyici, hırslarının kurbanı olan bu genç adamın sonu gelmeyen, çıkmaz bir yola nasıl saptığını gözlemliyor. Giderek insana dair her şeyi kaybeden ve tek bir amaç uğruna kendi ruhunu satan bu adamın, sevdiklerini bile gözden çıkarabilecek seviyeye gelmesine tanıklık ediyoruz. Bu hikaye, başarıya giden yolda karşımıza çıkan ahlaki engelleri aşma çabası ve bu süreçte insanın kendini nasıl kaybettiğini anlatıyor. Aynı zamanda, bir insanın kendi hırsını tatmin etmek için yaratabileceği yıkıcı etkileri de gösteriyor. Kendini başarıya adayan bu genç adamın yaşamı, aslında ne kadar az şeye sahip olduğunu, tüm varlıklı görüntüsüne rağmen, acı bir şekilde ortaya koyuyor. Sonuç olarak, hırslarımızın bizi nasıl sıkı bir tutsak haline getirebileceğini, ahlaki değerlerimizi nasıl yitirebileceğimizi ve bu süreçte sevdiklerimizi nasıl kaybedebileceğimizi gözler önüne seren bu film, izleyicisini derinden etkileyen bir yapıt.
Yorum Ekle