Rook.

Yaşadığı her duygunun, hastalık belirtisi olduğuna kendini inandırmış bir ergen ve onunla birlikte bu ailenin aynı derecede tuhaf annesi, babası ve genç kız kardeşi, ailedeki birinin ciddi şekilde hasta olması üzerine Amsterdam’dan İspanya’ya kargaşa dolu bir yolculuğa çıkarlar. Bu film, izleyicinin aileyi ve onların içinde bulundukları durumu anlamasını sağlar. Onların her birinin farklılığı ve özgünlüğü birer birer gözler önüne serilir. Olağanüstü halleri ve tuhaflıklarıyla dikkat çeken bir aileyi tanıyoruz burada. Belki de yıllardır gördüğümüz en sıra dışı ailelerden biri diyebiliriz. Hastalığına rağmen hayata karşı mücadele eden ergenin çaresizliklerini izlerken, aynı zamanda annesinin, babasının ve kardeşinin de kendine has sorunları ve çözüm arayışlarına tanık oluyoruz. Bir yandan da bu yolculuk sırasında birbirleriyle olan ilişkilerini, çatışmalarını ve uzlaşmalarını izliyoruz. Amsterdam’dan İspanya’ya giden bu yolculukta ailenin bir arada kalma çabası, bir yandan da her birinin kendi iç dünyasında yaşadığı savaşı öğreniyoruz. Aile bağlarının ne kadar güçlü olduğunu, birlikte geçirilen zor zamanların aslında onları ne kadar da birbirine bağladığını görüyoruz. Amsterdam’ın serin kanallarından, İspanya’nın sıcak plajlarına uzanan bu yolculuk, yalnızca coğrafi bir değişim değil, aynı zamanda duygusal bir değişim süreci de oluyor. Sorunlarına rağmen ailenin bir arada olma isteği ve sevgi bağının gücü, filmin ana temasını oluşturuyor. Sonuç olarak, ailenin yaşadığı bu zorlu yolculukta duygusal ve maddi çalkantıların içinde var olma çabalarını, sevgi ve anlayışla bir arada kalma mücadelelerini izlemek, izleyiciye hem duygusal bir tatmin sağlıyor, hem de aile bağlarının ve sevginin gücü konusunda düşündürüyor.